Ülkemizin önde gelen gazetecilerinden biri olan Nihat Genç, 18 Ekim 2023 tarihinde hayatını kaybetti. Uzun yıllar boyunca gazetecilik kariyerinde önemli başarılara imza atan Genç, sadece meslektaşları arasında değil, aynı zamanda geniş bir okuyucu kitlesi tarafından da büyük bir saygıyla anılıyordu. Kendisinin kaybı, medya camiasını ve onu sevenleri derin bir üzüntüye boğdu. Nihat Genç, özellikle cesur eleştirileri ve keskin kalemiyle tanınmış bir isimdi. Hayatı boyunca birçok önemli olayı kaleme alarak toplumun gündemini etkiledi ve birçok kuşağa ilham verdi.
Nihat Genç, 1963 yılında İstanbul'da dünyaya geldi ve eğitim hayatına burada başladı. Ülkemizin farklı gazetelerinde köşe yazarlığı yaparak okuyucularına çeşitli konularda derinlemesine analizler sunmuştur. Kendi özgün bakış açısıyla, siyasi ve toplumsal meseleleri ele alırken korkusuzca ifade ettiği görüşleriyle ön plana çıktı. Genç, yazdığı kitaplarla da geniş bir okuyucu kitlesi oluşturmuş, edebi alanda da başarılı bir kariyer çizmiştir. Ayrıca televizyon programları ve panelist olarak katıldığı etkinliklerle geniş kitlelere ulaşarak fikirlerini aktarmıştır.
Nihat Genç, özellikle 1990'lardan itibaren Türkiye'nin gündemini belirleyen olaylara dair yorumlarıyla dikkat çekti. Edebiyat ve gazeteciliği bir araya getiren üslubu, okurlarının beğenisini kazandı. Onun yazıları, sadece eleştiri değil, aynı zamanda toplumsal sorunlara duyarlılığı ve çözüm önerileri ile de doluydu. Türkiye’nin önemli siyasi gelişmelerini, sosyal olaylarını ve kültürel değişimlerini cesurca ele alan Genç, gazeteciliğin sadece bir meslek değil, aynı zamanda bir sorumluluk olduğuna inanıyordu. Yıllarca süren çalışmaları, onun Türk medyasındaki yerini sağlamlaştırmış; birçok genç gazeteci için bir rol modeli olmuştur.
Bütün bu özellikleriyle Nihat Genç, eleştirel gücü ve samimi duruşuyla Türkiye’nin entelektüel hayatına önemli katkılarda bulunmuş bir isimdi. Hayatının son dönemlerinde sağlık sorunlarıyla mücadele eden Genç, hayata veda etmeden önce de yazmaya ve fikirlerini paylaşmaya devam etti. Onun bu cesareti, gazetecilik mesleğinin nasıl bir tutku gerektirdiğinin en güzel örneklerinden biriydi.
Nihat Genç'in vefatı, sadece ailesini değil, onunla birlikte uzun yıllar çalışan ve onu tanıyan birçok insanı derinden etkiledi. Üzerinde bıraktığı etkiler, yazılarıyla, ekranlardaki varlığıyla ve birçok gence ilham vermesiyle devam edecek. Nihat Genç'in ardında bıraktığı miras, Türk medya tarihi açısından önemli bir yere sahip olacak. Onun hatırası, gelecekte de anılmaya devam edecek ve kaleme aldığı eserler, yeni nesil gazetecilere rehberlik etmeye devam edecektir.
Genç’in ölümü, ayrıca gazetecilik mesleğinin zorluklarına ve gazetecilerin üstlenmesi gereken sorumluluklara da bir kez daha dikkat çekti. Özellikle günümüzde medya konusunda yaşanan sıkıntılar, bağımsız gazetecilerin işlevselliği ve haklarını koruma mücadelesinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatmıştır. Kendisinin kaybı, bu mücadeleyi yürütenler için bir motivasyon kaynağı olmalıdır; çünkü Nihat Genç, doğru bildiği yolda yürürken karşılaştığı zorluklara rağmen asla vazgeçmeyen bir figürdü.
Sadece geçmişteki başarılarıyla değil, aynı zamanda geleceğin gazetecilerine bıraktığı ilham verici duruşuyla Nihat Genç, medya tutkusunun bir simgesi olarak yaşamaya devam edecektir. Onun anısını yaşatmak ve mesleğe olan sevgisini gelecek nesillere aktarabilmek, sadece sevenlerine değil, Türk medyasına da düşen önemli bir görevdir.
Nihat Genç’in anısını yaşatmak için yapılacak etkinlikler, onun fikirlerinin, ideallerinin ve gazetecilik anlayışının gelecek kuşaklara aktarılması adına büyük önem taşımaktadır. Bu bakımdan, gazeteci olsun ya da olmasın herkesin, onun anısına saygı göstererek medyadaki bu önemli dönemeci yeniden düşünmesi gerekmektedir.
Son söz olarak, Nihat Genç’in yaşamı ve ölümü, gazeteciliğin ne denli cesaret ve fedakarlık isteyen bir meslek olduğuna dair bir hatırlatmadır. Kendisi, tüm eleştirilerine rağmen doğru bildiği yolda yürümekten vazgeçmeyen, anlaşılmayı ummadan kendi görüşlerini ifade eden bir kişilik olarak kalacak. Onun ruhu, en azından düşündükleri ve savunduklarıyla bizimle birlikte yaşamaya devam edecek.